Tarih Size Bakıyor: Ara Güler Fotoğraflarında Arkeoloji kitabında fotoğraf tarihçisi Engin Özendes, fotoğrafın 19 Ağustos 1839’da bulunmasından sonra bu büyük buluşun insanlık tarihinde nasıl bir çığır açtığını; araştırmacıların, arkeologların, mimarların, etnografların, ressamların vb. tüm toplumun dünyasını, günlük yaşamını nasıl etkilediğini dile getiriyor.
Özendes bu önemli çalışmasında, Daguerre’in büyük buluşundan önce seyahatnamelere değişik çizimler yapan gravürcülerden başlayarak; eline ilk kez Daguerreotype aracını alarak Yunanistan’da sonra Mısır’da ardından Filistin, Suriye ve Anadolu’da çekimler yapan Pierre Gustave Joly de Lotbiniére’den James Robertson’a, ilk stüdyosunu Beyoğlu’nda açan Kargopoulo’dan Osman Hamdi Bey’le birlikte Viyana’daki dünya sergisi için Les Costumes Populaires de Turquie en 1873 ya da bizde bilinen adıyla Elbise-i Osmaniye adlı kitabı hazırlayan Pascal Sébah’a Abdullah Biraderler’e, George Saboungi’ye Guillaume Berggren’den Ali Sami Aközer’e kadar Osmanlı coğrafyasında arkeolojik alanları fotoğraflayan nice ustayı anlatıyor.
Bunu yaparken de arkeolojiyi fotoğraflamanın mutlaka bir belge anlayışı ile görselleştirilmesini, bunun da estetik bir kaygıyla yapılması gerektiğini vurguluyor.
İşte yazar, Ara Güler’i belge fotoğrafının ustası diye tanımlayıp, onun arkeolojik fotoğraflarındaki estetik değerlerin nasıl biçimlendiğini yorumlarken, Güler’in belge olarak çektiği her arkeolojik kalıntının vb. sıradan bir fotoğraflama olmadığının üstüne basıyor.
Gerçekten bu gözle baktığınızda, Ara Güler’in Afrodisias’tan Nemrut’a, Didyma’dan Karakurum’a Göktürk Yazıtları’na uzanan fotoğrafları, sizi yaratılan öykünün içine alarak; görsel zenginliği, ışık kullanımı, objeye bakışı, bilgi ve deneyimi ile tarihin gerilerine gönderecektir.
Türk Arkeoloji ve Kültürel Miras Enstitüsü olarak Özendes’in bu değerli çalışmasının arkeolojik zenginliğimize önemli katkılarda bulunacağına inanıyoruz.